Stj.Dr. Ezgi Çay: “O an dedim ki Allah’ım iyi ki Tıp Fakültesindeyim”

17 yaşımda Tıp fakültesine girdim. 23’ümde hekim oluyorum.Aradaki 6 koca yıl var ya , belki de bir insan ömrünün en genç, en güzel, en dinamik yılları koca koca kitaplar, ders notları, laboratuvar, staj dersleriyle geçiyor. Peki 23’ünden sonrası?

Nöbetler, sürekli literatür tarama, hayatımın çoğu hastanede geçecek. Tesadüfen değerli bir hocamın hastasını nasıl muayene ettiğine tanık olmuştum. Gözlemlediğim kadarıyla maddi durumu çok da iyi olmayan bir baba ve oğlu hocamın odasına kadar geldiler. Çocuğun babası çekinerek “Kusura bakmayın ,sürekli rahatsız ediyoruz sizi.” dedi hocama. Hocam karşıdaki adamın mahcup olmasına izin vermeden hemen araya girdi gülümseyerek, tabii ki sürekli arayacaksınız ben hekimim dedi. Ardından çocuğu muayene etmeye başladı .Çocuk muayene süresince hocamın gözlerinin içine baktı . Aralarındaki sevgi, şefkat bağı değil Balcalı ‘dan, Uzaydan bile hissedilebilirdi. Çok da duygusal bir insan olmamama rağmen öyle hayranlıkla izledim ki bıraksanız gözlerim yaşaracak. Çocuk ve babası gittikten sonra hocam dedi ki bak benim oğlum evde çok zaman ayıramıyorum fakat başkasının da olsa bir çocuğun gözlerinin içini gülüyor görmek mutlu olmama yeter. O an dedim ki Allah’ım iyi ki Tıp Fakültesindeyim.

Samsun’da görev yaptığı Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Hastanesi’nde silahlı saldırıya uğrayan Op. Dr. Kamil Furtun, sağlık şehidi oldu. Dr Kamil Abimizin, uzman olana kadar ki geçtiği yollardan ben de geçeceğim, geçiyorum. Eee bazı doktorlar da hakkediyor zihniyetindeki insanlar, okumuşu cahile kırdıran yönetim, bana dokunmayan yılan bin yaşasın zihniyetindeki doktorlar hepinizin bu can yakıcı olayda parmağı var!!! Kendi çocuğunu bırakıp başkasınınkine yardıma koşan bizler geceleri sıcak yataklarımızda uyurken ameliyattan ameliyata yetişmeye çalışan, ailesinin bile bakmadığı hastasını sahiplenen hekimin değil canına kastetmeye, en küçük bir hakaret etmeye bile kimsenin tenezzül etmemesi gerekir!! BAŞIMIZ SAĞOLSUN

(Yazıdaki olay Çukurova Tıp Çocuk Enfeksiyon Bölümü’nde değerli hocamız Doç. Dr. Derya Alabaz ile hastası arasında geçmiştir .)

Stj. Dr. Ezgi Çay
Çukurova Tıp -Dönem 4 Öğrencisi

Stj.Dr. Ezgi Çay: “O an dedim ki Allah’ım iyi ki Tıp Fakültesindeyim”” üzerine bir yorum

  1. evet canilik ruhuna işlemiş kanında olan hayvan demenin bile hayvana hakaret olduğu insanlar var ve çözüm nerde eğitimde ailede çözümü uygulamak kısa vadede zor.. birinden en küçük bi saygısızlık görmemek istemek için doktor olmaya gerek yok zaten herkes birbirine ben elimden gelen eğitim camiasından biri olarak saygı konusunda en başta birbirimize siz diye hitap etmeyi öğretiyorum çocuklara ama karşısında bunu görmeyen çocuklara davranış oluşturmak zor en basitinden hemşire benim dedemi hastanede tersledi diyor sağlık camiasında kabule edelim insanlara çoğusu siz diye hitap etmeyi bile gerek görmüyor cahillik okumuşlukla olmaz diyorum şimdi ben yazıyı yazan hanıma saygıyı herkes uygulamamlı ben canilere saygıdan bahsetmiyorum elbet ama insanları dışlama hakkını kimse size 6 sene okdunuz çok zekisniz ama siz çok çalışıyosunuz serbesstsiniz diyer verirse çocuklara biz eğitimciler ne kadar kibarlığı düşünceli davranışı öğretirsek öğretelim okumuş ama kaba insanlarla karşılaşınca sınıfta biz davranışı tekrardan bozulmuş öğrenciler göreceğiz okumuşu cahile kırdırma derken cahil denmez cani denir ona cahil insan illa birilerine kıran insan değildir ben cahillerin okumuşların arasından çıktığına çokça şahit oldum

    Beğen

Yorum bırakın