Dr. İsmail Ersöz yazdı; İntörn Yapsın

Bayram ziyaretinde akrabalardan biri sordu “fakültede intörn mü intron mu ne var, onlar neci?”. İntörnün ne olduğunu nasıl anlatabilirdim? İçimden “eğer intörnler eski çağlarda yaşasaydı, tanrılar kurban istiyor deyip ilk önce intörnleri kurban ederlerdi, intörnlük öyle bir şey” demek geçti. İçimdeki sesi bastırıp “altıncı sınıf tıp öğrencileri” dedim. Soruyu soran akrabam cevabıma “ben onları hasta bakıcı hemşire karışımı bir şey sanmıştım” diyerek karşılık verdi. Esas doğru cevap buydu.

İntörnlüğe acil stajıyla başlamıştım. İlk gün nasıl heyecanlıyım. Sınav yok, sözlü yok, artık hasta bakacaz. İntörnlüğe yeni başladığımızı bildiği için asistan yanına çağırdı “size bir şeyler öğreteyim” dedi. Yeni bir şeyler öğrenmek beni hep mutlu etmiştir, nasıl sevindim. “İdrar çekmeyi göstereyim” dedi. Bir idrar kabını aldı, enjektörle içinden idrar çekti sarı tüpe boşalttı. Bu mu yani? İşte o an intörnün idrar ve gaytayla bir münasebeti olduğu anladım.

Biz ne yaptığı belli olmayan varlığı sadece hastanede boş yerleri doldurmak olan kişilerdik. Bilgisayarda tık tık hasta istemi yapmak, hemşireler çay içip kısır yerken tüm klinikten kan almak, uzmanın egosunu tatmin etmek vb. durumlar intörnün görev listesinin yazılı olmayan kurallarıydı. Bir de yazılı kurallar vardı. Bir gün intörnler olarak bize verilen görevleri listede yok diye reddetmiştik. Tüm kliniklerdeki görev listelerini kaldırmışlardı. Hukukun üstünlüğü değil üstünlerin hukuku işlemişti. Kısacası pis işleri intörn yapsın, dediler.

Henoch schönlein purpurası iki intörn doktor tarafından bulunmuş. O intörnler bizde olacaktı ne güzel kan şekeri baktırıp idrar çektirirdik. Bir tane bile bilimsel yayın yapmış intörnümüz yok ama sabah 5de mükemmel kan şekeri bakar hepsi. Ulnar kan gazı aldım diye iki hafta hava attım staj arkadaşlarıma. Sanki çok ahım şahım bir şey yapmışım.

Her sene mezuniyet törenlerinde okul birincilerinin konuşma içeriği aynıdır. İntörnlük saçma falan filan. Sayın hocalarımız dinler fakat hiçbir şey yapmaz. Bu uygulamanın yanlış olduğunu hepsi kabul ediyor fakat kendilerini “biz de yaptık” diye savunuyorlar. Biz öyle olmayalım. Ağzını yaya yaya “canım” diyen asistanlar gibi olmayalım. O uzmanlar o hocalar gibi olmayalım. İntörnün meslektaşımız olduğunu bilelim.

Esen kalın…

 

Dr.İsmail Ersöz

twitter.com/doktorersoz

Yorum bırakın