Yeterli Miktarda Su İçmediğinizin 12 İşareti

Yeterli Miktarda Su İçmediğinizin 12 İşareti. 

Herhalde şu dünyada, bir bardak suyun verdiği ferahlığı veren başka bir şey yoktur. Kimi zaman bir fincan sabah kahvesine kimi zamansa akşam yemeğinden sonra içilen sodaya karşı bir bardak suyu tercih ediyoruzdur. Buna rağmen, yinede yeterli miktarda su içmiyoruz. Kendimizi dünyanın en doğal kaynağından mahrum ederek, zarar veriyoruz organizmamıza. Şimdi sizden ricam, aşağıdaki işaretlerden herhangi birine sahipseniz bir bardak su içmeniz.

Ağzınızı kuru hissediyorsanız.

Açıkçası ağzınızda kuruluk hissediyorsanız ve yapış yapış bir his varsa, bu direk olmasa da, susuz kaldığınıza bir işarettir. Şekerli içecekler bu büyük sorunun geçici çözümleri olabiliyor ama su içmek, ağız içindeki tükürük bezlerini de aktive edeceği için, ağzınızdaki kuruluk hissini daha uzun süreyle giderecektir.

Cildinizi kuru hissediyorsanız.

Tabiki cildimiz, vücudumuzun en büyük organı. Cilt kuruluğu bir dehidratasyon belirtisidir aynı zamanda. Yani aşırı susuz kalmanın bir işaretidir. Cilt kuruyunca terlemeyle arınmasını gerçekleştiremeyecektir ve bu durumda vücut kendisini kirli hissedecektir.

Aşırı derecede susadıysanız.

Beyniniz sizi bazen aldatabilir ama susuzluk konusunda daima dürüst davranıyordur. Eğer susadıysanız, suya ihtiyacınız olduğu açıktır.

Gözlerinizi kuru hissediyorsanız.

Buraya kadar ağız ve ciltten bahsettik ama gözlerdeki kurulukta, susuzluğa bir işaret olabilir. Mesela susuz kalındığında gözler kuru bir his oluşturmanın dışında kan çanağı dönmüş gibi görünebilir. ‘Neden ağlayamıyorum?’ gibisinden sorularınızın cevabı susuzluğunuz olabilir. ( Ya da herhangi bir derdiniz yoktur.)

Eklem ağrılarınız arttıysa.

Kıkırdak ve omurga disklerimizin %80’i sudan oluşuyor ve bizlerin bu bariyerlere ihtiyacı var. Yürüdükçe, koştukça ya da düştükçe bu bariyerlerin emici gücüne gereksinim duyarız ve eğer buralardaki ağrılarınız arttıyorsa susuzluğunuza işarettir.

Kas kütleniz azsa.

Kasın da büyük çoğunluğu sudan oluşmaktadır. Mesela bir egzersize başlamadan hemen önce alacağınız su; egzersiz sonundaki kas iltihaplanmalarını ve ağrılarını azaltacaktır.

Hastalığınız uzun sürüyorsa.

Su içmek, vücudunuzdaki biriken toksinleri atmanın en iyi yoludur. Eğer su içmezseniz büyük organizma filtreniz çalışmayacaktır ve toksinler birikmeye başlayacaktır. Daha ileriye giderse hücrelerden su çekmeye başlayacaktır ve bu da daha kötü sonuçlar doğuracaktır.

Kendinizi çoğu zaman yorgun hissediyorsanız.

Evet vücut susuz kalmaya başlayınca kandan ve hücrelerden su çekmeye başlayacaktır ve bu durum hücrelerin yeterli bir şekilde oksijenlenmesini engelleyecektir. Daha saat öğlen 2 olmadan, kendinizi uyuşuk ve yorgun hissetmeye başlıyorsanız, susuz kalmışsınız demektir.

Açlık krizleri çekiyorsanız.

Gece de olabilir gün içinde de, bu krizleri yaşıyorsanız, gün boyunca yeterince su almadığınıza işarettir. Bunu şöyle düşünebilirsiniz, sindiriminizin rahat ve sağlıklı bir şekilde devam edebilmesi için suyun, o aldığınız gıdaların öğütülmesine yardım etmesi lazım. Eğer yeterli miktarda almıyorsanız, gıdalar tortu tortu midede bekliyor olacak. ( Biraz dramatize ettik ama böyle düşünülebilir.)

Sindirim problemleri yaşıyorsanız.

Biraz önce de belirttiğimiz durum daha ileriye giderse, sindirim problemleri yaşamanız kaçınılmazdır. Şişkinlik veya kabızlık gibi problemler başta görülmeye başlar.

Erken yaşlandığınızı düşünüyorsanız.

Yaşlandıkça vücudunuzun su tutabilme kapasitesi azalacaktır. Bu da şu anlama geliyor, yaş ilerledikçe biraz daha fazla su almalısınız. Belki dışarıdan daha yaşlı görünüyorsunuzdur ama su almamaya devam edersiniz içerideki hasarlar artabilir.

Bu yazıyı okurken uzaklaştıysanız.

Bunun iki sebebi olabilir ya susuz kaldığınıza inandınız ve su içmeye gittiniz ya da yeterince su aldığınızı düşündünüz. Tabiki aşırıya kaçmamak kaydıyla yeterli miktarda su içmenizi tavsiye ediyoruz. Bu miktar kişinin kilosuna, yaşadığı yere ve özellikle günlük yaptığı egzersize göre değişebilir. ( Bazı siteler bunu hesaplayabiliyor, bakabilirsiniz.)

Yorum bırakın