Acil Servisler Acil Çözüm Bekliyor!

Türkiye’de yılda 120 milyona yakın kişi acil servislere başvuruyor. Randevu alamayanların acil servisleri kullanması, bu servislerin ücretsiz olması, işinden izin alamayanların bile gece acil servislere gidip muayene olması gibi nedenler yüzünden acillerin yoğunluğu bitmek bilmiyor. Böyle olunca hem hastalar, hem de hekimler zorluklar yaşıyor. Ülkemizde iki binin üzerinde acil tıp uzmanının bulunduğu, sayının yetersiz kaldığı, bazı hastanelerde acil tıp uzmanları dışında diğer branşlardaki doktorların da acil nöbeti tuttuğu biliniyor. Son yıllarda acil tıp branşlarının yeteri kadar tercih edilmediğini söyleyen hekimler, bunun nedenlerini de bu servislerin aşırı yoğun olması, can güvenliği sorunu yaşanması gibi faktörlerin geldiğini söylüyorlar. Ülkemizde acil tıp anabilim dalları ilk olarak 1994 yılında 9 Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde açıldı. Bugün, 95 klinik ve anabilim dalı acil tıp uzmanlık eğitimi veriliyor.

‘Aile hekimliğine geçtiler’

Ülkemizde, geçen yılın verilerine göre, 1445 acil tıp uzmanı, 953 acil tıp asistanı, 42 acil tıp profesörü, 104 acil tıp doçenti, 104 acil tıp yardımcı doçenti bulunuyor. Acil tıp uzmanların çalışma dağılımına bakıldığında ise 1365’i devlet, 278’i üniversite ve 45’i de özel hastanelerde yer alıyor. Acil tıp uzmanı sayısı halen yetersiz. Bunun nedeni ise aile hekimliği sisteminin getirilmesiyle birçok hekimin burayı tercih ederek ayrılması. Ayrıca son dönemde Tıpta Uzmanlık Sınavı’nda (TUS) da bu alanın yeteri kadar ilgi görmediği dikkat çekici bir başka unsur. Böyle olunca özellikle İstanbul gibi metropollerde bazı kamu hastanelerinde acil servislerde kadın doğum, patoloji, KBB gibi branşlardaki hekimlerin de acil nöbeti tuttuğu görülüyor. Acil tıp uzmanları ise bu durumun halk sağlığı açısından çok kabul edilebilir bir durum olmadığını belirtiyor. Herkes İçin Acil Sağlık Derneği Başkanı Dr. Ülkümen Rodoplu, acil servislerde KBB, patoloji, kadın doğum gibi branşlardaki uzmanların nöbet tutmasına ilişkin “Bu branş hekimleri kendi uzmanlıkları ile ilgili olarak deneyim sahibidir. Bir patoloji uzmanının kafa travması geçiren hastaya ilk müdahaleyi bilmesi beklenemez. Bu olumsuzdur. Örneğin kalp krizine nasıl müdahale edeceğini bir patolog bilemez. Bildikleri de okulda öğrendikleridir. Son gelişmeleri, yeni uygulamaları takip edemez” değerlendirmesini yaptı. Rodoplu, yeterli acil tıp uzmanı olmadığı için acil servislerde acil tıp uzmanları dışındaki branşların da görev yaptığını anımsatarak “Acil servislerde yıllarca deneyim kazanmış olan pratisyen hekimlerin büyük çoğunluğu da aile hekimliğine geçmiştir. Aile hekimliği sistemine geçildikten sonra acil servislerde bu tür sorunlar yaşanmaya başlamıştır. İdeal olan acil servislerde acil tıp uzmanlarının görev almasıdır. Bu konuda ne yazık ki gereken ilerleme sağlanamamıştır. TUS’ta acil tıp uzmanlığının tercih edilmemesinin en önemli nedeni mesleki tatminin yetersizliğidir. Hekime şiddet, mobbing, yoğun iş yükü, ücret yetersizliği ana nedenlerdir” diye konuştu.

‘Acil çözüm bekliyorlar’

Ülkemizde yılda 120 milyona yakın kişinin acil servislere gittiğini kaydeden Dr. Rodoplu, şöyle devam etti: “Vatandaş katkı payı ödememek için acil servisleri tercih etmektedir. Bu da acil servis başvurularını artırmıştır. Hasta başvurusu çok olunca bu alanlarda hizmet aksamaktadır. Hekim sayısı da yetersiz kalınca diğer branşlardan destek alınmaktadır. Acil servis uzmanları acil çözüm bekliyor.”

KaydetKaydetKaydetKaydetKaydetKaydetKaydetKaydetKaydetKaydet

Yorum bırakın