DoktorlarSitesi.NET İstanbul Tıp Fakültesi temsilcisi İlkin Acar’ın köşe yazısı…
Kısalan muayene süresi daha fazla kayıp giden zamandır!
Ülkemizdeki sağlık sorunları hepimizin dilinde, gerek bir ortamda gerekse konudan çok uzak birinin sorularıyla baş başa kalıyoruz. Acillerin gereksiz meşguliyeti, hastanelerde randevu almanın zorluğu, en basiti evinizde otururken bile telefonla görüşmeniz.
Biliyorduk tabi ki sağlık bilimlerinin sadece bir meslekten ibaret olmadığını. Öğrenci olan bizler elbette duyuyoruz, görüyoruz, işlerini icra edenler bizzat yaşıyor.
Sorunun ne olduğu tartışılıyor, çözümler konuşuluyor. Hem hasta açısından hem hekim, hemşire ve sağlık çalışanları açısından karşılıklı sıkıntıların önlenmesi adına arayış içindeyiz.
Bir hekimin ortalama 6 dakika -süreler değişiyor- içinde muayene etmesi, tanı koyup tedavisini belirlemesi; bir hastanın ise sırasını günlerce beklemesi gerekmekte, hatta beklemektense erteleyen de duydum. doktorlarsitesi.net
Fakültelerdeki eğitimlerde de eminim denk gelmeyen olmamıştır, hastanın nasıl karşılanacağı, anamnez alınması ve tanı konmasıyla ilgili çoklu eğitimler alıyoruz. Her dersin sonunda duyduğumuz o klasik cümle…
‘Elbette kısıtlı zamanda bunları yapmaya çalışın, atlamayın.’
Yapın demeye dil varmıyor ne de olsa hepimiz biliyoruz şartları.
Çevremde gözlemlediğim kadarıyla bir kısır döngü var. Muayene süresinden şikayetçi olan taraf sadece hekimler ve personeller değil aynı zamanda hastalar da. Peki hastaların açısından durum nasıl?
Gelen hasta derdini tam anlatamadan bir bakıyor eline bir reçete verilmiş, tahlil yaptırması gerekiyorsa eğer çıktığında nereye gidip ne yaptıracağını bile bilememiş oluyor. Hal böyle olunca kimi hastalar sabırla beklerken kimileri de çıkıp başka bir hastaneye gitmeye çabalıyor.
Tabi sorsanız ilacı yazılan hastaların da bir kısmı tekrar muayene olma gereği duyuyor, ilaçlar dolaplarda beklerken hasta da kendisini sırada buluyor. Kendince farkında şartların, emin olayım diyor.
Stajlarım esnasında bir iki hastayla sohbet etme fırsatı buldum. Bir teyzenin elinde bir poşet ilaç vardı, yaklaştım; geçmiş olsun, neyiniz var dedim. Bir daha muayene olmaya geldim, kullanmadığım ilaçları da doktor beye soracağım dedi. Bir poşet dolusu ilacın çıkış tarihlerini, ödeneklerini ve ona harcanan hekim ve hasta zamanını sizler biliyorsunuz.
Artan hasta için çözümü muayene süresini kısaltmakta bulduk belki ama şöyle de bir sonuca varıyorum.
Kısalan muayene süresi hem hekimden hem hastadan giden bir zamandır.
Gerisini siz okuyucularıma bırakıyorum…
İlkin Acar – DoktorlarSitesi.NET İstanbul Tıp Fakültesi Temsilcisi
Tıp ve Sağlık Gündemi 
Super bir yazi olmus
BeğenBeğen