Kaçakçı botundan Rio olimpiyatlarına ilham veren bir yaşam hikayesi

Suriye’nin başkenti Şam’da doğup büyüyen Mardini, küçük yaşlarda başladığı yüzme sporunda kariyerini uluslararası düzeye taşıdı. Yusra Mardini, 2012 Dünya Kısa Kulvar Yüzme Şampiyonası’nda Suriye adına kadınlar 200 metre ferdi karışık ile 200 ve 400 metre serbestte yarıştı.

Çatışmalar sırasında evi yıkılan, bomba seslerinin arasında ülkesini terk etmek zorunda kalan 18 yaşındaki Yusra Mardini’nin hayatı, zorlu bir yolculuğun ardından yerleştiği Almanya’da olimpiyatlara katılım hakkı kazanmasıyla tamamen değişti.

Mardini’nin zorlu Almanya yolculuğu

Genç yüzücü Mardini, ülkesindeki karışıklıktan kurtulmak için başkent Şam’dan Türkiye’ye, ardından yüzerek Yunanistan’ın Midilli Adası’na geçmek zorunda kaldı.

Türkiye’den 20 kişinin daha yer aldığı küçük bir botla Yunanistan’a gitmeye çalışan 18 yaşındaki Mardini, motoru duran ve su almaya başlayan botu kız kardeşiyle denize girip Midilli Adası sahillerine kadar 4 saatten fazla itti.

Yusra Mardini ve kız kardeşi, çıktıkları uzun ve zorlu yolculukta Yunanistan’ın ardından Makedonya, Sırbistan, Macaristan ve Avusturya üzerinden Almanya’nın başkenti Berlin’e geçti. Daha sonra genç yüzücünün ailesi de Suriye’yi terk ederek kızlarının peşinden Berlin’e yerleşti.

Girdiği yüzme kulübünde hayatı değişti

Eylül 2015’te Almanya’ya yerleşen Yusra Mardini, Berlin’in en eski yüzme kulüplerinden Wasserfreunde Spandau 04’te antrenör Sven Spannekrebs ile çalışmalara başladı.

Mısırlı bir tercüman yardımıyla Almanya’daki hayatına alışmaya çalışan Mardini, yüzmede beklenenin üstünde performans sergileyerek antrenörünü etkilemeyi başardı.

Öğrencisinin çoğu insan için rol model haline geldiğini ve neredeyse Alman yüzücülerle denk seviyeye ulaştığını belirten antrenör Spannekrebs, Mardini’nin 2020 Tokyo Olimpiyatları’nı hedeflerken 2016 Rio Olimpiyatları’na katılım hakkı kazandığını ifade etti.

Öğrenim hayatının yanında günde iki kez 2-3 saat boyunca havuzda antrenman yapan Mardini, sıkı çalışmasının ödülünü, 200 metre serbestte olimpiyatlara katılım şansı yakalayarak aldı.

Yusra Mardini

Memleket özlemi

Olimpiyatlarda tüm sığınmacıları gururlandırmayı hedefleyen Yusra Mardini, gelecek yıllarda ülkesine dönerek tecrübelerini Suriye halkıyla paylaşmayı amaçlıyor.

İlham kaynağı oluşturabilecek hikayeleriyle sığınmacıların bir şeyler başarabileceğini herkese kanıtlamak istediğini aktaran Mardini, memleket özlemini, “Ülkemi özledim, özellikle de evimi ve yatağımı. Almanya’da kendime yeni bir hayat kurdum fakat yaşlanınca Suriye’ye dönerek tüm tecrübelerimi halkımla paylaşmak istiyorum.” ifadeleriyle dile getiriyor.

10 sığınmacı sporcu yer alacak

Uluslararası Olimpiyat Komitesinin (IOC) desteğiyle tarihte ilk kez oluşturulan Mülteci Olimpik Sporcular Takımı sayesinde sığınmacı statüsündeki sporcular, olimpiyat hayallerini gerçeğe dönüştürecek.

Mülteci Olimpik Sporcular Takımı’nda 4’ü kadın 10 sporcu mücadele edecek. Beşi Güney Sudan, 2’si Suriye, 2’si Demokratik Kongo Cumhuriyeti ve biri Etiyopya’dan seçilen sporcuların 6’sı atletizm, 2’si yüzme ve 2’si judo branşlarında yarışacak.

Olimpiyat bayrağı altında mücadele edecek sığınmacı sporcular için madalya almaları halinde olimpiyat marşı çalınacak.

Yorum bırakın