MERAKLA DEMLENENLER

MERAKLA DEMLENENLER

Merak ve gözlem. Aynı kökten büyüyen iki dal gibidir. Gözlemi diri tutan, harlayan meraktır. Tarih boyunca geliştirilmiş keşifler, icatlar hep bu iki kardeş sayesinde doğagelmiştir. Aslında her birimizin gerçekleştirdiği bir eylemdir, gözlem yapmak. Ama “uyaranı” merak olmadığında, yenilikler doğmayacaktır.

MAKRO EVREN

Galileo da gözlemlemeyi adet edinmiş biriydi. O da her gece aya bakıyor, yıldızları izliyordu. Gün aydınlandığında, güneşi seyrediyordu, gözlemliyordu. Deniz kenarında, kayalıklara oturup memleketine gelen gemileri takip ediyordu. Peki, onu, dünyanın yuvarlak olduğu düşüncesine iten şey enydi? Merak. O, gözlem binasını, merak harcıyla perçinlemişti ve ortaya, onu idama götürecek derecede büyük bir fikir çıkmıştı. Galileo, makro dünyamızı gözlemlemeyi tercih etmişti. Bir başka meraklımızı ise, daha çok mikro evren celp ediyordu.

MİKRO EVREN

Antoni Van Leeuwenhoek. Terzidir kendisi. Ama bunun yanı sıra çok da iyi bir gözlemcidir. Dışarıdan gelen kumaş tüccarlarının, kendisini kandıramamasının sebebiyse, merakından dolayı icat ettiği mikroskobudur. O dönem, kumaşların üzerinde herhangi bir etiket ya da ne bileyim bir bilgilendirme yazısı yoktur. Pamuk diye başka kumaşlar getirilmiş olabilir. Terzi Antoni usta ise, bu tür üçkağıtlara düşecek biri değildir ve kumaşın kalitesini anlayabilmek için, kumaşa daha yakından bakmanın işe yarayacağını gözlemlemiştir. Ve bunu da merakla ateşleyince ortaya mikroskop çıkmıştır. Antoni ustamız, kumaş dışında, mikro evrendeki birçok şeyi incelemeye başlamıştır mikroskobuyla. Günümüzdeki birçok bilgiyi Antoni ustamıza borçluyuz.

Verdiğim misaller, insanlardan birer insan. Ve aslında, hepimiz gibi onlarda gözlem yapıyordu. Yalnız onları bir adım öne çıkaran, daha güçlü merakları olmasıydı. Merakla demlenmeniz dileğiyle.

Yorum bırakın